Anasayfa

Hürriyet

20 Kasım 2011 Pazar

Ailecek severek aşırıya kaçıyoruz...

Absürt sinemanın en verimli ismi Onur Ünlü, 'Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikâyesi'nde kutsal bir kurumun kendince deşifresine soyunuyor. Film Adana'dan 'En İyi Film' ve 'En İyi Senaryo' ödülleriyle dönmüştü


celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi
celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi

Celal Tan... celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi,celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi
Yönetmen: Onur Ünlü
Oyuncular: Selçuk Yöntem, Bülent Emin Yarar, Ezgi Mola, Tansu Biçer, Türkü Turan 

celal tan, celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi, onur ünlü, celal tan
Var oluşumuzu sorgulamanın tek bir yolu yok. Evet, önce zamanında Sartre’ın, Camus’nün geçtiği yollardan geçmek gerekiyor elbet. Ama artık 21. yüzyıldayız ve sinemamızın, en temel kurum olarak lanse edilen ‘aile’yi ve bireysel varoluşu, klasik anlamda yeniden üretmesinin zamanı çoktan geldi de geçti. Varılan noktada ise Onur Ünlü gibi farklı, ezber bozan seslere ihtiyaç duyuyoruz. Çünkü ‘ana’ seslerden çok var, eksik olanlardan ise tek tük... 
Galiba önce ‘o ses’ ne, biraz bu tanımı açmak gerekiyor. Özellikle ‘Polis’le başlayan ve ‘Beş Şehir’le gürleşen bu ses, kara mizahla fazlaca flört ediyor, her bir şeye absürt ve ters tarafından bakıyor, dalga geçmede ve ti’ye almada sınır tanımıyor, özetle “Bi de buradan yakın” diyor. Belki kıyas düzlemi açısından dışarıdan örnek vermek gerekirse, uzaktan uzağa ZAZ ekolüyle kan bağı taşıyor olabilir ama ben Ünlü’nün sinemasını daha çok Fransız Bertrand Blier’nin dünyasına yakın buluyorum. Absürtlükte eşler, kara mizahta ‘bizimki’ daha sıcakkanlı, daha yerel, komediyle ilişkisi daha fazla ve kuşkusuz bu toprakların ürünü… Ama asıl akrabalık Can Barslan’la galiba. Ünlü’nün filmlerinde, arka planda yürüyüp giden hayat, aksiyonlar, kenar süsleri, adeta ‘Terelelli Pictures’tan fırlamış gibi… celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi
celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi,celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi
Alt ve üst okumalar… celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi
İşte bu sinema, en çok ödülle buluşmuş filmiyle bugünden itibaren yeniden huzurlarımızda. Adana Altın Koza’dan ‘En İyi Film’ ve ‘En İyi Senaryo’ ödülleriyle dönen ‘Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikâyesi’, şimdi de seyirciden ödül bekliyor. Lakin evvela her zamanki klişemizi tekrarlayalım: Önce özetler… Anayasa Profesörü Celal Tan, aşırı kıskançlık nedeniyle kendisinden hayli küçük olan genç karısını, kendi yaş gününde öldürür. Ne var ki bu cinayete annesi, oğlu, kızı ve torunu da tanıklık etmiştir. Celal Bey, bu tanıklığın farkına varmaz ve cinayeti, üç aylık ömrü kalan hukukçu arkadaşının üstlenmesini ister. Aile ise olaya hiç tanıklık etmemiş gibi yaşamayı sürdürmeye ve her şeyi örtbas etmeye kararlıdır... 
‘Celal Tan ve …’, kimilerinin de altını çizdiği gibi belki de Onur Ünlü’nün klasik yapıya en yakın filmi. Ama yine de hem öykü, hem dil ve üslup, yönetmenin bilinen tarzına halel getirmiyor, aksine kendi adına janrına yeni bir tat katma çabası olarak gözüküyor. Öte yandan hikâye temel olarak hem aile kurumuna hem de küçük burjuva hayat tarzı eleştirisine soyunuyor. Ama ana karakterlerin meslekleri ve ait oldukları dünyalar itibariyle oluşturdukları politik çağrışımlar, filmin başka gözlerle okunmasına vesile olacak. Kuşkusuz Ünlü’nün bir başka derdi de bu. Celal Tan, Cumhuriyet Türkiyesi’nin önerdiği aile modeli üzerinde bir yapının en üst ifadesi (başka bir deyişle ‘Bir numara’sı). Ailesi de, adeta bir çete. Öte yandan, aile tanımı da böyle davranmayı gerektiriyor; ne demişler kıvançta ve tasada ve dahi, iyi ve kötü günde... Tan ailesi de, dışarıdan gelen tehditler karşısında beklenen refleksleri gösteriyor ve hem günü hem de geleceği kurtarmak adına hareket ediyor. Ve bu bakış açısıyla da her şey mubahlaşıyor… 
Kaynak: www.radikal.com.tr celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder